Sevgili Arkadaşlar,
Bu yılın ilk birkaç ayı, tarihin en heyecan verici olaylarından birine tanık oldu yarım düzine ülkede, insanlar hakları için cesurca ayaklandılar. Birçokları uzun zamandır var olan diktatörlükleri devirerek bu mücadeleyi kazandı.
Bu ülkelerdeki 350.org kampanyasında birlikte çalıştığımız arkadaşlarımız – öngörülebileceği üzere- bu özgürlük hareketinin ciddi bir parçası oldular ve bizlere Twitter’dan, grafitiye kadar birbirinden farklı araçları kullanarak nasıl sözlerini dünyaya duyurdukları konusunda örnek oldular. Birçokları hala harekete geçmenin; yıllarca o yorgun köşelerinde sıkışıp kaldıktan sonra yürümenin, koşmanın ne kadar muhteşem hissettirdiğini vurgulamaya devam ediyor.
Bu köşesinde sıkışıp kalma hissi, bizim yıllardır iklim hareketinde hissettiğimiz bir şey. Bilim insanları bizlere neden değişmek zorunda olduğumuzu söylediler- Ayrıca her sel ve sıcak hava dalgası bu mesajı bizlere bir kere daha tekrarlıyor. Mühendisler bizlere nasıl değişebileceğimizi gösterdiler ve rüzgar tribünleri ile güneş panellerinin gelecek vaad eden deneyler olmaktan, denenmiş teknolojilere dönüşmesini sağladılar. Şimdi değişimin önünde duran tek engel ekonomik olarak güçlü olan statüko—tüm o kömür ve petrol baronları ve onların hükümetin yüksek mevkilerindeki arkadaşları, bizi harekete geçmemizi engelleyen o kirli çamurun içerisinde köşeye sıkıştırıp duruyorlar.
Bu yıl her anlamda hareket ile ilgili bir yıl olacak. Geçtiğimiz iki yılda dünyanın her yanında sadece büyük bir omuz- omuza kampanya yaratmadık- aynı zamanda fosil yakıtlar ve tehlikeli iklim değişikliği olmayan bir gelecek isteğimizi harekete geçirerek, sokaklarda güncel ve güçlü bir hareket yaratarak gösterdik.
Takvimlerinizde 24 Eylül tarihini işaretleyin- bu gün bizim “Gezegeni Harekete Geçireceğiz” dediğimiz gün: fosil yakıtların ötesine geçmek için harekete geçeceğimiz gün olacak.
24 Eylül’de, iklim değişikliği ile ilgili mesajımızı duyurmanın en anlamlı yollarını gerçekten bulacağız. Gerçek değişimi hayata geçirmek için ellerimizi, ayaklarımızı ve yüreklerimizi ortaya koyduğumuzu göstereceğiz. Dünyanın bir çok yerinde, insanlar hem zenginler hem de fakirlerin ortak ulaşım aracı olan bisikletlere binecekler. Başka bir çok yerde, insanlar yürüyecekler, dans edecekler, koşacaklar, kayak yapacaklar. Ortaya çıkartacağımız resmi bir düşünün; binlerce insan başkentlerini kuşatacak, parlamentolarının ve belediye saraylarının etrafını saracak.. Sen de gelecek misin?
24 Eylülde sadece bisiklete biniyor veya yürüyor olmayacağız. Aynı zamanda, gerçek bir politik etkisi olmasını istediğimiz güçlü politik argümanlarımızı iletiyor olacağız. Bunlar bir ülkeden bir diğerine değişebilir çünkü almamız gereken önlemler ne kadar fosil yakıt kullandığımıza göre değişiyor. Bu politik etkiyi gerçekleştirmek için, şimdiden harekete geçmemiz lazım. Geçtiğimiz haftalarda, ABD’de, 10.000 genç “Gücün El Değiştirmesi 2011” yürüyüşünde Washington’da yürüdüler. Bu hareketi, önümüzdeki aylarda, internet üzerinden örgütlenen yerel düzeyde taban hareketlerine dayandıran ve dünyanın her yerinde iklim değişikliğini durdurma konusunda çalışan bir hareket olarak örgütleyeceğiz.
Tunus’taki, Mısır’daki ve Orta Doğu’nun çeşitli yerlerindeki dostlarımız bizlere değişimin çok çabuk gelebildiğini kanıtladılar. Çok büyük zaferleri şiddetsiz eylemlerle ama tabii ki büyük fedakarlıklarla kazandılar. Bunu çok cesurca ve içtenlikle; gerek internet üzerinden gerekse yüz yüze mücadele ile kazandılar. Ülkelerinde kapalı durmaktan pas tutmuş her konunun üzerini açtılar. Onlar bizim 350 mücadelemizi devam ettirmemizdeki ilham kaynağımız.
Bill McKibben
Bizlere katılmak ve bilgi sahibi olmak için : This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it. ve www.moving-planet.org