HÜKÜMET DERHAL NÜKLEER ENERJİDEN VAZGEÇTİĞİNİ AÇIKLASIN!
NÜKLEER SANTRAL KURULMASINA İZİN VERMEYELİM
Japonya önce depremle ardından Tsunami ile yerle bir oldu. Bu iki felakette doğal afetti. Bu doğal afetlerde ölenlerin, hala bulunamayanların sayılarını doğal afetin ne kadar maddi zarara yol açtığını bilebiliyoruz.
Japonya halkının yaşadığı bu felaket karşısında her birimiz büyük üzüntü duyduk. Japonya’da bütün bu doğal felaketlerin ardından gelen nükleer kaza ise açık ve net olarak CİNAYETTİR. Ve bu nükleer felaketin yaratacağı olumsuzlukları hiçbir zaman net olarak bilemiyeceğiz. Bu yaşanan son facia, nükleer maceracılar için inanmak istedikleri masalın sonu oldu. Fukuşima’da binlerce insan, yayılan radyasyondan etkilendi. Etkilenmeye devam ediyor ve devam da edecek... Fukuşima’da kullanılan yakıtın bir bölümünü plütonyum-239’du. Bu maddenin yaydığı tehlike 24 bin yıl sürecek. Tüm dünya üzerindeki canlılar, nesiller boyu bu nükleer maceracıların kâr hırsının bedelini yaşamlarıyla ödeyecek. Daha çok kanser vakaları, daha çok mutasyona uğramış çocuklar, hayvanlar ve radrasyon nedeniyle girilmesi yasaklanan topraklar, içilemeyen sular, yenemeyen bitkiler….Bunların her biri olacak. Olacak çünkü 1986’da Çernobil’de yaşanan nükleer kazanın yarattığı radyoaktif kirlenme nedeniyle ölü şehirlere girmek hala tehlikeli ve yasak.
Şimdi nükleer kazaları “tüp gazla”, “bilgisayar kullanmayla”, “ arabaya binmeyle” karşılaştıran hükümete, başbakana sesleniyoruz. Yalan söylüyorsunuz! Nükleer santrallerin risklerini, tehlikelerini kasden bilerek küçültmeye çalışıyorsunuz. Nükleer santrallerin tarihlerinin yıllarca etkisini sürdüren ve ölümcü kazalarla dolu olduğunu, sadece sınırlı bir bölge ya da insan grubunu değil çok geniş bir bölgeyi ve milyarlarca insanı, canlıyı etkilediğini bilmenize rağmen nükleer lobilerin, şirketlerin çıkarlarını savunuyorsunuz. Nükleer santrallerin ürettikleri tehlikeli radyoaktif atıklardan hiç bahsetmiyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde güvenli saklama koşulları bulunmayan bu atıkların yaratacağı riskler, kazaların yaratacağı riskler verdiğiniz örneklerle karşılaştırılamaz.
Bugün Japonya’da yaşanan felaketin ardından tüm dünyada nükleer santrallerin hızla kapatılması, yenilenebilir enerji kaynakların daha yaygın kullanımı talebi için milyonlarca insan seferber olmuş durumda. Sadece geçtiğimiz hafta sonu Almanya’da 250bin kişi nükleer karşıtı gösteri yaptı. Türkiye’nin her bir yanında nükleer karşıtı eylemler yapılmakta. Başbakan bu gösteri yapanlara “aykırı, marjinal” tipler diyerek küçümse de biz doğru bildiklerimizi çocuklarımız için, geleceğimiz için söylemeye devam edeceğiz. 26 Nisan’da 18:30’da Galatasaray Lisesi önünde bu sese ses katalım. Nükleersiz bir dünya münkün!diyelim. Akkuyu’da, Sinop’ta, Türkiye’de, dünyada nükleere izin vermeyeceğiz demek için buluşuyoruz.
Güneş, rüzgar bize YETER
Küresel Eylem Grubu