Rusya’nın güneyinde meydana gelen su baskınları, yaz felaketlerinin yalnızca başlangıcıdır. Avrupa’yı aşırı sıcaklar yeniden etkisi altına alacak, Amerika kıtalarındaki sahil bölgeleri ve Güneydoğu Asya, güçlü siklonların etkisine uğrayacak.
Doğal afetler, her geçen gün daha tahmin edilir oluyor; gelecekte ise bir artık doğal bir olgu haline gelecek. Rusya’nın sesi Radyosu uzmanlarının tahminlerine göre yaşananlar, bir insanlık faciasına eşdeğer olan iklim göçlerini meydana getiriyor.
Rusya ve Avrupa’nın güney bölgelerinde kuraklıklar her 2-3 yılda bir, daha sonra ise daha sık tekrarlanacak. Su baskınları hakkında da aynı şey söylenebilir. Hava derecelerindeki ani değişiklikler ve büyük farklılıklar, olağan olmaya başlıyor. Dünya Vahşi Doğa Fonunun iklim ve enerji programı yöneticisi Aleksey Kokorin, olası felaket bölgelerinin adlarına şimdiden işaret etmenin bile olası olduğunu belirterek şunları aktardı:
Tropikal siklonların etkisine maruz kalabilecek bölgeler arasında ABD’deki Florida, Güneydoğu Asya ülkelerini sıralayabiliriz. Şiddetli fırtınaların sayısı artıyor, gösterdikleri zarar da büyüyor. Tehlikeli bölgeler arasında, sahil bölgelerindeki alçak kıyılar bulunuyor. Nüfus yoğunluğunun yüksek olması bu bölgelerde felakete yol açıyor. Bundan iki yıl önce Moskova’da sıcaklar yaşanırken, Pakistan’da yer alan su baskınında 100 bin kişi kurban gitmişti. Bu yıl, Portekiz’den tutun da Çin’in batı sınırlarına kadar uzanan topraklarda yaz döneminde aşırı yüksek sıcaklıklar ve yağışların yokluğunu tahmin edebiliriz. Böyle bir durum, Rusya’nın güney bölgeleri, İspanya, İtalya, Yunanistan, Balkan yarımadası ve Merkez Asya ülkelerini etkiliyor.
Ancak iklim, değil yalnız deniz ve büyük nehir yakınlarında değişime uğramıyor. Dağlar da hayat için elverişsiz olmaya başlıyor. İnsanlar, şimdi Orta Asya’da olduğu gibi, ovalara iniyor. Uzmanlar, 10-20 yıl sonra, binlerce iklim göçmeninin Kuzey Avrupa ülkeleri ve Rusya’ya akın edeceklerini tahmin ediyor. Rusya Grinpis enerji şubesi müdürü Vladimir Çuprunov anlatıyor:
Örneğin Tacikistan’da değişik doğa olaylarına maruz kalan halkın dağlık bölgeden ovalara, daha sonra Rusya Federasyonu dahil yurtdışına gitmelerine tanık oluyoruz. Bu sorun, herkesi etkileyecektir. Söz konusu olan, komşu ülkelere yerleşecek 200-300 milyon iklim göçmenidir. Rusya ise, bu insanları artık ülkeye kabul etmeye başlayan ülkelerden biridir.
Geçmişte yer alan afetleri incelersek, toprak rölyefi ile binaların değişmesini hesaba alarak, gelecekteki görüntülerini meydana getirmek olasıdır. Bu şekilde birçok bölgeyi tehlikesiz hale getirmek mümkündür. Bazı durumlarda su baskınından korunmak için nehir yataklarını ıslah etmek yeterli oluyor. Aleksey Kokorin, böyle felaketlerin insanlık tarihinde daha önce yer aldığını, ancak günümüzde daha sık rastlandığını açıkladı.
Çeşitli bölgelerin özelliği olan meteorolojik vakaların sıklaşacağından bahsedebiliriz. Peterburg su baskınlarına alışıktır. Kuzey Kutbundan söz edece olursak, burada fırtına ve kar tipileri yoğun yaşanıyor. Moskova için olağan olan fırtınalar, şiddetli yağışlar ve sıcaklıklardır. Stavropol veya Volgograd bölgesinde kuraklıklar sıklaşacaktır. Aniden çok fazla yağışların düştüğü veya karların çabuk eridiği, Kuban’da olduğu gibi suyun hızlı olarak yükseleceği her yerde su baskını yaşanabilecektir. Su baskını ovada yer alsaydı, su daha yavaş olarak yükselirdi.
Uzmanlar, afetlerin, gezegenimiz çehresini yavaş yavaş değiştireceğini düşünüyorlar. Bazıları ise, küresel ısınma nedeniyle yüzyılın sonuna doğru okyanusların bir metre yükseleceğini öngörüyor. Bu ise yüzlerce kentin su altında kalması anlamına geliyor. Venedik ve Sankt Peterburg, Güneydoğu Asya ve ABD’nin kıyı bölgeleri, Pasifikte ve Hint okyanusunda bulunan adalar su altında kaybolacaklardır.