ÇANLAR BİZİM için ÇALIYOR!

Aslında, sessiz kalmak işimize geliyor. Çünkü iklim değişikliği konusunda harekete geçelim desek, medeniyetlerimizi üzerine kurduğumuz bu sistemi olduğu gibi değiştirmemiz gerekiyor. Yüzyıllardır fosil yakıt yakmaya alışmış üretim yöntemlerimizi yenilenebilir enerjiye dönüştürmemiz; sürekli doğayı tüketmeye dayalı kültürümüzü, aslında insanın doğaya muhtaç olduğu fikrine doğru radikal bir şekilde değiştirmemiz gerekiyor. Bu değişim de büyük bir cesaret ve politik irade gerektiriyor.

Fakat bazen öyle şeyler oluyor ki, artık sessiz kalmak mümkün olmuyor. Bu yaz yaşadığımız ve milyonlarca insanın evsiz kalmasına sebep olan Sandy Kasırgası'nın yarattığı etki geçmeden, Filipinleri vuran Bopha Tayfunu, şimdi ise Avustralya’da hava sıcaklığının 50^o derecenin üzerine çıkması sonucu 130 yerde birden başlayan yangınlar, Avustralya iklim haritalarına “tarihte ilk defa böyle bir sıcaklık seviyesine erişilmesi sebebiyle yeni bir renk eklenmesi” ile Amerika Birleşik Devletlerinin “2012 yılının tarihinde yaşadığı en sıcak yıl olduğunu” açıklamasının aynı güne gelmesi sadece en çok öne çıkan örnekler…

Şimdi ise, çanların artık bizim için çaldığını fark etmemiz ve harekete geçmemiz gerekiyor. İngiltere Prensi, Prens Charles bile “doğmamış torunlarının yüzüne bakabilmek için” iklim değişikliği ile mücadeleyi acilen gündemin en ön sıralarına çekmek gerektiğini söylüyor. ABD Başkanı Obama’nın seçim konuşmasında iklim değişikliği ile acilen mücadele edilmesi gerektiğini söylemesinden sonra, son birkaç gündür içinden çıkamadığı yangın felaketleri ile uğraşan Avustralya başbakanı da yaşananların iklim değişikliğinin açık ve net mesajı olduğunu söylüyor. Peki politikacıların bile bir şeyler yapılması gerektiğini söylediği, ancak bir türlü harekete geçemediğimiz halimizi değiştirmek için bize ne gerekiyor?

Aslında bize tek şey gerekiyor: değiştirme gücümüze inanmamız! Çünkü biz eğer bugün isteyerek yaşam biçimlerimizi ve üretim yöntemlerimizi değiştirmezsek, gelecekte kaybedeceğimiz şey insanlık olarak kurduğumuz medeniyetlerimiz. Yani bugün iklim değişikliğini durdurmak için harekete geçmezsek, ilerde demokrasi ve adalet mücadelemizi sürdürebileceğimiz bir gezegenimiz olmayacak. Bu yüzden son bir umutla ve hırsla, acilen harekete geçmek gerekiyor.

Gökşen Şahin

kaynak: http://www.marksist.org/yazarlar/139-goksen-sahin/9518-canlar-bizim-icin-caliyor