Ulusal Park Hizmeti (National Park Service) tarafından gerçekleştirilen yeni bir çalışma, son yıllarda görülen hava sıcaklıklarının geçen yüzyılın tarihsel normlarıyla kıyaslandığında gün geçtikçe aşırı noktalara ulaşırken Amerika’nın ulusal parklarının küresel ısınmanın etkilerinden olumsuz etkilendiğini ortaya koyuyor.
Ulusal Park Hizmeti, “Bu değişimlerin ziyaretçilerin ulusal parklarda gördüğü ve deneyimlediği şeyler üzerinde sonuçları olacağını ve parklardaki doğal ve tarihi kaynakların korunması konusunda yeni yaklaşımların geliştirilmesini gerekli kılacağını” belirtiyor. Amerika’nın ulusal parkları yılda 275 milyon ziyaretçi çekiyor. NPS (Ulusal Park Hizmeti) yüzüncü yıl dönümünü gelecek yıldan sonraki yıl kutlayacak.
Küresel ısınmanın etkileri ülke çapında değişiklikler gösteriyor. Hawaii ve güneybatı çölündeki ulusal parklar gittikçe ısınıyor ve kuruyor. Kuzeydoğudaki parklar ise ısınıyor ve nemleniyor. Orta batıdaki parklar gittikçe ısınıyor fakat yağış rejimlerinin çok fazla değiştiği söylenemez. Güneydoğudaki parklar “ısınan delik” durumunun etkilerinin belirtilerini gösteriyor. “Isınan delik” havada sülfat oluşumuna neden olan yüksek miktarlarda asit yağmurundan dolayı hava sıcaklıklarının serinlediği ve yükselmediği bölge üzerindeki geniş bir bölgeyi ifade ediyor.
Çalışmanın tespit ettiği alanlar: Altı ulusal park-- Acadia, Big Bend, Carlsbad Mağaraları, Guadalupe Dağları, Joshua Tree and Saguaro—dört ulusal sahil-- Assateague Adası, Cod Burnu, Fire Adası and Padre Adası—ve üç ulusal doğal koruma alanı-- Big Thicket, Jean Lafitte and Mojave –ki buralarda ortalama sıcaklıklar 1901 yılından itibaren herhangi bir yılda hissedilen en yüksek sıcaklık sınırına çoktan ulaşmış durumda.
Pek çok park bir yüzyılı aşan bir süreçte daha önce hiç görülmemiş hava sıcaklığı ve yağış rejimlerini tecrübe ederken bu değişimlere flora ve faunaların adaptasyonu da aynı şekilde karmaşık gözüküyor. Araştırmanın bulgularına göre, türlerin bu yeni koşullara göstereceği farklı tepkiler “doğal toplulukların dağılmasına ve yeni toplulukların oluşmasına” neden olacak.
Bu çalışma, iklim değişikliğinin Amerika’nın parklarına sunmuş olduğu tehdit konusunda ilk uyarıyı yapan çalışma değil. Çalışma, daha önceki çalışmaların tavsiyelerini yineliyor. Parkların gelecek kuşaklar için korumasına yönelik olarak, ulusal parkların idari sınırlarının ötesinde bir koruma rejimine ihtiyaç duyacağını belirtiliyor. Bu durum devletin ve diğer paydaşların katkılarını gerektirecek çetrefilli yönetim kararlarını zorunlu kılıyor. Ulusal parkların kamusal çıkarlarını özel mülkiyet haklarının karşısına koymak gibi zorlayıcı durumların ortaya çıkması çok muhtemel gözüküyor. Rapor, örneğin, Pasifik kıyısı üzerindeki tek ulusal sahil olan Point Reyes için, zaten var olanları korumak için dalgakıranlar inşa etmektense komşu topraklarda yeni korunaklı bir kıyı şeridi ve sulak alan yaratılması gerekebileceğini belirtiyor.
Huffington Post, 23 Temmuz 2014
Çeviri: Gonca Şahin