Küresel Eylem Grubu

İKLİMİ DEĞİL, SİSTEMİ DEĞİŞTİR!

Kampanyalar

Artık Yeter, bu deliliği durdurma vakti geldi

Varşova’da 19’uncusu yapılan Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi bugün sona eriyor. Tam on bir gündür ülkelerin temsilcileri saatler süren toplantılar yaptılar. Toplantılarına başlamadan iki gün önce dünya tarihinde en güçlü tayfun Haiyan, Filipinlerin üçte ikisini yerle bir etmişti. On bine yakın insanın öldüğü, yarım milyondan fazla insanın evsiz kaldığı,

Devamını oku: Artık Yeter, bu deliliği durdurma vakti geldi

"Bu deliliği durdurma vakti geldi" basın açıklaması

Polonya’nın başkenti Varşova’da, iklim değişikliğine “çare” bulmak için 19’uncu kez toplanacak BM’nin senelik İklim zirvesi başlayacaktı ki dünya tarihinde karaya vuran en güçlü tayfun Filipinleri yerle bir etti. Haiyan Tayfunu Filipinlerin 2/3’ünü yıktı geçti.

Devamını oku: "Bu deliliği durdurma vakti geldi" basın açıklaması

(Video) Ömer Madra – “Neoliberal politikalar karşısında suyu yeniden ortak varlık haline getirmek”

Açık Radyo Genel Yayın Yönetmeni Ömer Madra’nın, “Ortak varlıklarımızı ve su hakkımızı savunuyoruz” panelinde yaptığı “Neoliberal politikalar karşısında suyu yeniden ortak varlık haline getirmek: Su hakkı çerçevesinde demokrasi ve katılımcılık” başlıklı konuşmanın videosunu aşağıda bulabilirsiniz.

Devamını oku: (Video) Ömer Madra – “Neoliberal politikalar karşısında suyu yeniden ortak varlık haline getirmek”

29 Haziran’da Küresel eylem var

İKLİMİ DEĞİL, SİSTEMİ DEĞİŞTİRELİM!
Geçtiğimiz yirmi gün içinde hep birlikte başarabileceklerimizi gördük. Biber gazı, tazyikli su, TOMA’lar, ses bombaları, plastik mermiler altında tüm baskı ve şiddete karşı direndik. Şiddet kullanmadan, mizah yüklü sloganlarımız ve tek gücümüz kitleselliğimizle direndik. Korku duvarlarını aştık. Dayanışmanın gerçek anlamını, gaz bombasından boğulurken uzatılan onlarca solüsyonda, “iyi misin” diye uzatılan ellerde, “açın kapıları” yazan tiwettlerde ve açılan kapılarda yaşadık. Kazandık! Sabaha karşı kesilen üç beş ağaca karşı “kimsenin sesi çıkmaz” diyenler, “her şeyi ben bilirim ve benim söylediğim yapılacak” diyen buyurganlar şimdi Gezi parkına ağaç dikiyorlar. Bugün parka dikilen her bir ağaç bizim zaferimizdir. İstanbul’un merkezinde yer alan Gezi Parkı direnişi, sadece İstanbul’da değil Türkiye’nin ve dünyanın pek çok şehrinde yankı buldu. Daha eşit daha adil daha özgür bir dünya için bugün dünden bir adım daha ileride birlikte mücadele ediyoruz. “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” diyerek artık nesne değil, özneyiz diyoruz.

Devamını oku: 29 Haziran’da Küresel eylem var

2012: 32,4 milyon iklim mültecisi!

Canlılar yaşadıkları yeri hiçbir zaman keyiften terk etmez. İllaki yerini yurdunu terkeden canlıyı buna zorlayan bir melanet vardır. Başta kuşkusuz açlık, kıtlık, siyasi sorunlar, iç çatışmalar, savaşlar... Çeşitli sebeplerle daha güvenli bir yaşam için pek çok şeyi göze alarak bulundukları bölgelerden sınırları aşmak zorunda kalan milyonlarca insanın hayatlarına pek çok kez tanıklık ettik, etmeye de devam ediyoruz.

Devamını oku: 2012: 32,4 milyon iklim mültecisi!

İzmir'de Nükleer İhaleye Tepki

Sinop'ta inşa edilmek istenen nükleer santral için Türkiye ile Japonya arasında imzalanan 22 milyar dolarlık hükümetlerarası anlaşma İzmir'de protesto edildi.

7 Mayıs Salı günü 19:00'da Kıbrıs Şehitleri Caddesi Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde buluşan nükleer karşıtları, burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Devamını oku: İzmir'de Nükleer İhaleye Tepki

İzmir: 'Nükleer santralin kalkındıracağı ulusa dahil değiliz'

26 Nisan 1986'da gerçekleşen Çernobil nükleer felaketinin 27. yıl dönümünde Küresel Eylem Grubu (KEG), Greenpeace, Fide-Der, Antikapitalist Öğrenciler ve Felsefi Muhalefet grupları tarafından Alsancak'ta bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirildi.

Devamını oku: İzmir: 'Nükleer santralin kalkındıracağı ulusa dahil değiliz'

Çernobil, Fukuşima… Bir daha asla!

25 Nisan 2013’te, saat 19.30’da Galata Kulesi'nin önünde

Anma ve basın açıklaması

Nina Janchenko, kendi kelimeleriyle ‘‘Çernobil isimli çok güzel bir bölgede’’ doğan, kazaya kadar eşi ve en büyük oğlu Andrew ile Pripyat’da yaşan bir kadın. Nina Janchenko, Jupiter isimli bir radyoda, eşi ise Çernobil Nükleer Santrali’de mühendis olarak, çalışıyordu; oğulları anaokuluna gidiyordu. Kazanın yaşandığı gün hiç bir korkuları olmamış, günlük yaşamlarına devam etmişler; arkadaşlarıyla buluşmuşlar. Hiç bir zaman Pripyat’ı terk etmek akıllarına gelmemiş, ancak, aynı zamanda tasfiye memuru olan ve kazadan sonra engelli olarak hayatına devam eden babası, torunu için, gitmelerinde ısrar edince şehri terk etmişler. Ancak Kiev’e vardıklarında kazanın gerçek boyutlarından haberdar olmuşlar...

Devamını oku: Çernobil, Fukuşima… Bir daha asla!

Alt Kategoriler

Buradasınız: Anasayfa Kampanyalar
JA Travel

Kolektif olarak hareket edersek hükümetleri küresel ısınmayı durduracak tedbirleri almaya zorlayabiliriz ya da almayanların yerine alacak olanları getirebiliriz. Şimdi daha çok çalışma, daha çok sokakta olma, daha çok aktivizm zamanı.